Bu Tarih: 24.01.2012

……………….

24.01.2012…

Bu ne ifade ediyor size? Aslında ilk bakışta kimseye hiçbirşey? Bazılarına Uğur Mumcu, bazılarına Ali Gaffar Okkan, bana Ali Can Tuncel’i

Aslında diğer ikisini bu devlet ve millet için gerçekten önemli şahsiyetlerdir. Uğur Mumcu 1993’te vefat ettiğinde çok küçük bir çocuktum ve beni okadar çok etkilemiş ki 2,5 yaşımda olmama rağmen hatırlıyorum. Gazeteci yazar Uğur Mumcu’nun 24 Ocak 1993’te Ankara’da Karlı Sokak’taki evinin önünde arabasına konan C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu ölümünün üzerinden 18 yıl geçti ama o ışıkların açılıp kapatılması, bizimkilerden gizli benimde ışıkları açıp kapattığımı hatırlarım. Çocuk aklıyla yaptığım o karşı gelişi hatırlıyorum…Apo’nun gelmişini geçmişini iyice inceleyip, kiminle ve ne şekilde birden bire kürt sorunu yarattığını çözmeye yaklaştığı söyleniyor. O, söylüyordu da bunu. Ve kafasında çok yerleşmiş bir soru vardı. ‘Abdullah Öcalan MİT’in adamı mıydı?’ Uğur Mumcu işte bunu araştırdı. Ölmeseydi bunu araştıracaktı, doğru veya değil. Ama MİT’le irtibatı olup olmadığı, kafasındaki kesin sualdi. ‘Bunu ben eğer keşfeder, bunu sağlam temeller üzerine oturtabilirsem, kitabın girişi bir bomba gibi patlayacak’ demiş ama ne yazıkki bir kış Ankara ayazında aramızdan ayrıldı!

3 Operatörden Facebook’a Ücretsiz Girme Yolu!

Bilindiği üzere zero.facebook.com / 0.facebook.com operatörlerde kapanmaya başladı. Ama geçenlerde bir yazı okudum. Ve bu linklerden giriş yapıldığında girilebildiğini bende bizzat bir arkadaşım telefonundan denedim ve oldu.

Not: Kesinlikle hesabınızda 0 TL olması lazım..

“İstanbul ve Zaman”

Uzun süredir adam akıllı birşeyler yazamıyorum. Aslında bugün zaman kavramının üzerine yazacağım birazcık… Üniversite’nin ilk dönemini 20.01.2012 itirabiyle son buldu. Sınavlar, projeler vs. derken baya bir sıkıştık ama sabrın sonu selamet dedik devam ettik. Önceleri Eskişehir’e gitmeyi düşündüm orasıda olmazsa Kırıkkale’ye babamların yanına gitmeyi. Sonra dedim ki biraz mola ver ve vaktini kendine ayır. Epeydir elime almadigim kitaplar beni bekliyor. Kitap okurken de mutlu olduğumu anlıyorum tabiki. Onun yanında tabiki birçok film indirdim izlemek amaçlı.

Eski Bir Yazı “İslamiyet ve Sosyalizm”

Arşivi karıştırıken karşıma gelen, 2 sene önce yazdığım bu yazıyı yayınlamaya karar verdim 🙂

Bugun bir arkadaşımla bu konuyu tartıştım. “İslamiyet ve Sosyalizm” konusu. Bunu yazmak istedim açıkçası. Belki toyum, belki çaylağım, gidip bir siyasi partiye üye olarak siyaset yapmıyorum. Yapmamda. Yapamamda. Ben insanları satamam… Ben yaradanı severdim yaradandan ötürü. Ayrımcılık yapılmasına karşıyım. Kafatas milliyetçiliğine karşıyım. “Pis Arap” benzetmesine karşıyım.(ki buda maksatlıdır) “Arkamızdan vurdular” sözüne karşıyım. Neden mi güzel kardeşlerim? Çünkü bize Arap’lar ihanet etmemiştir. Bazı kandırılan “Arap Şeyhleri” ihanet etmiştir. Sözde Cumhuriyet savunucularına karşıyım? Vahdettin Han’a ihanet içinde diyen sözde Cumhuriyet savunucularına en büyük tokadı eski başbakanlarımızdan Merhum Bülent Ecevit vermiştir. “Vahdettin vatan haini değil” demiştir. Aksine Atatürk’ü onun görevlendirdiği bile söylentiler (bana göre gerçek odur) vardır. Ki nitekim İlk TBMM kararlarında Padişahı ve Hilafeti korumak, kurtarmak maddesi asıl ve ilk görev maddesidir. Atatürk, Vahdettin Han‘ın verdiği yolluk ve zamanın en büyük yetkisini alarak Anadolu’ya gitmiştir. Bunlar, bana göre sistematik bir şekilde insanlara enjekte edilen bir takım görüşlerdir. Atatürk’ün bir gezisinde ölüm haberini aldındığında Vahdettin Han’ı anlatmıştır ve ona şükranlarımızı sunmamızı, bir vatanperver olduğunu söylemiştir. Bunu araştırınız lütfen. Ayrıca bir vatan haini neden sefalet içinde ölmüştür? Neden saraydan giterken tek kuruş almamıştır? Kabri Nerdedir? Araştırınız…

İnternet Erişim Engelleme ve 5651 Sayılı Kanun Çalıştay’indaki Alınan Kararlar

Tüm katılımcıların 3 gün boyunca, sabahtan akşama kadar büyük bir özveri ile çalıştığı “Erişim Engelleme ve Bilişim Suçları” konularında devrim niteliğinde bir referans karar metni çıkarılmış. Tespit edilen 94 madde üzerinde 3 gün boyunca çalışan, 40 farklı kurumdan 65 kişinin oluşturduğu sonuç belgesi de “Kartepe Kriterleri” başlığı ile yayınlanmış.

Sonuç olarak, Türkiye Bilişim sektöründe Dünya’daki sayılı isimler arasında olma yolunda ilerliyor ve bunu Bilişim Hukuku konusunda atılacak adımlar da takip edecektir.

2.İnternet İçerik Düzenleme” Çalıştay’ının sonunda yapılan çalışmalar çerçevesinde hazırlanan ve yayınlanan “Kartepe Kriterleri” şöyle:

Evde Geçen, Finallar Öncesi…

Kac gündür yazamıyorum… Yine yazamayacağım. Bu aralar baya bir yoğunluk var ama bu yoğunlukta evime gelip, moralimizi yükselten sevgili Osman’ın bir güzel parçasını siz değerli blog takipçilerimle paylaşıyorum…

Selametle..

 

Bilisim Dünyasi ve Hukuk Iliskisi

Artık bilindiği üzere hukuk ve bilişim dünyasının yolları kesişmiştir. 70’li yılların sonlarında IBM (International Business Machines) ilk kişisel bilgisayarı geliştirmesiyle birlikte internet üzerinden işlenen suçlar başlamış oldu. Böyle bir olgu geçmişte olmamasına rağmen şimdilerde hukuk fakültelerinde, kolluk kuvvetlerinde (Bilişim suçları polisi gibi), devletin diğer kurum ve kuruluşlarında yer edinmeye başlamıştır bu konu.

Bu “Bilişim Dünyası ve Hukuk İlişkisi” konusu geçmişte mahkemelerde bilinmemekte, dahası ilgili savcı ve hâkimler İnternet’teki sitelerin nerede barındırıldığı, alan adlarının nasıl alındığı, ip adresi gibi en alt düzeydeki bilgilere bile sahip değillerdi. Ne yazık ki adli düzeyde üst mevkilere gelmiş kişiler, internet dünyasına varsa ailesindeki çocuklarından duymaktaydılar. Hayatımıza sosyal medya girmesiyle –ki bu üzüntü vericidir – adli mecradaki kişiler yüzlerini internete döndüler. Tabi ki bu sıkıntıyı birileri gördü ve Adalet Bakanlığı nezdinde “Yargı Bilişim Kurumu Başkanlığı” ve “Ulusal Bilgi Güvenliği Teşkilatı” kurulması için 24. Yasama Dönemi’nde bu konu üzerinde çalışmaların başlandığı şeklinde duyumlar alınmakta…

Avea Tersine Göcü Baslatti

Avea yine yaptı yapacagını… Biliyorsunuz kı geçtimız gunlerde acıklandığı üzere AVEA Facebook’ta  1.600.000 takipçisizle rekora koşarken, bugun Linkedin’de bır de gördüm ki kariyer sayfası açmış.

Avea yaklaşık 135 milyon, üyesi bulunan Linkedin’in üzerinden Avea’nın İK uygulamaları,  insan kaynakları ve iş arayışında olmayanlar adaylarla ilginiyorç

Iletisim ve Itibar Yönetimi

Saat şuan 04.40 ve ben uyumamış bunu yazıyorsam ahali, bir durum vardır demekki. Bugün “Düşün Taşın Derneği” çatısı altında saat 6 da toplandık. Tabiki toplanılmadan önce derneğin yerini tam bilmediğim için Alay beni karşıladı. Derneğe gitmeden önce çorba içecekken kendimizi daha farklı birşey yerken bulduk. Tabi ki konumuz bu değil. Konumuz bunun ötesinde… Bugün İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Profesörlerinden Prof.Dr. Ali Murat Vural hocayla 2 saate yakın sohbet ettik ve tecrübelerini bizlerle paylaştı. Gerçekten iyi bir iletişimci olduğunu gösterdi. Uzun süreden beri bukadar kulağa hoş gelen, çeşitli perspektiflerden bakabilen bir hocayı bu yakın zamanlarda görememiştim.

“Dedemin Insanlari” Hakkında Bir Kaç Kelam..

Cağan Irmak‘ın bütün filmlerini izledim, “Babam ve Oğlum”, “Ulak”, “Mustafa Hakkında Herşey”, hepsi bir birinden güzel filimlerdi  .Bir kac ay öncesinden  “Dedemin İnsanları” filmini görünce  bununda aynı güzellikte bir flim olacağından emindim.

Bügün gittik işte filme.. Filme başlamadan önce arada bize birşeyler satmaya çalışan sinema görevlisinin “mısır bedava” diyerek insanları yemesi çok iyiydi 😀 sonra çevirip 3 lira, ardından benim arkalardan bağırarak şişe dahil mi demem? Ve tüm salonun kahkahayı basması beni utandırdır açıkçası 🙂

Gelelim filme;

Arama
RSS
Beni yukari isinla